Dayanıklılığını silah ve nükleer sanayiyle havacılık sektöründe kanıtlayan zirkonyum, diş estetiğinde en önemli uygulamalar arasında yer alıyor. Zirkonyum esaslı porselen kaplamalar, doğal görünümün yanı sıra vücut sağlığını da koruyor.

Ağız ve Diş Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Çıldır, zirkonyum esaslı porselen kaplamalar hakkında bilgi verdi: “Dişlerin porselenle kaplanmasında uzun yıllar kullanılan metal destekli porselenler, yerini zirkonyum altyapılı porselenlere bıraktı. Başta kalça protezleri olmak üzere vücudun farklı bölgelerinde kullanılan zirkonyumun vücuda herhangi bir yan etkisi ya da zararı bulunmadığı belirlenince diş estetiğinde tercih edilir oldu.

Doğal görünümlü ve dayanıklı Zirkonyum altyapılı porselenlerde metal yerine beyaz bir alaşım olan zirkonyum kullanılır. Zirkonyum esaslı porselenler, hem ön dişlerde kullanabilecek kadar doğal ve estetik, hem de arka dişlerde kullanılabilecek kadar dirençli. Metal destekli porselenlerde, dayanıklılığın sağlanabilmesi için porselenin altına metal altyapılar eklenir. Bu yapılar, başta estetik olmak üzere diş eti ve genel vücut sağlığı açısından bazı sorunlara yol açabilir. Metal yapı, porselenin ışık geçirgenliğini engeller ve yapay bir görüntü oluşturur. Ayrıca metal iyonların dokuyla etkileşimleri sonucu diş etlerinde gri renklenme ve alerjik reaksiyonlar da görülebilir. (Bakınız, Zirkonyum CAD-CAM Teknolojisi)

Bilgisayarlı tasarımla hatasız sonuç Zirkonyum esaslı porselenlerin yapımı için öncelikle dişler kesilerek hazırlanır, ölçü alınır. Zirkonyum konusunda özel eğitim almış laboratuvarlarda porselenin bilgisayar destekli planlanması ve üretilmesi sağlanır. Bu sayede hata payı en aza iner. Hastadan alınan ölçüler, bilgisayar ortamında optik okuyucularda taranır. Kamera yardımıyla elde edilen veriler, bilgisayara yüklenir. Daha sonra tasarımları yapılarak üretime geçilir.

Şekillendirme işleminden sonra zirkonyum altyapı, yüksek ısılarda fırınlanarak sertliği ve direnci artırılır. Altyapılar, hasta ağzında provası yapılıp uyumları kontrol edildikten sonra tekrar laboratuvara gönderilir. Laboratuvarda zirkonyum altyapı üzerine özel porselen işlenerek estetik sağlanır ve protez tamamlanır.

Kırılma riski doğal dişle aynı Zirkonyum, dişin mine dokusuna benzer dayanıklılıkta. Günlük yaşamda herhangi bir travma almadığı sürece, bu porselenlerde kırılma meydana gelmez. Ancak doğal dişlerde olduğu gibi; düşme, darbe ya da sert cisimlerin çarpması gibi durumlarda, kırık oluşabilir. Bunun yanında yapıştırma prosedürleri de oldukça başarılı, düşme riski söz konusu değil.” (Bakınız, Zirkonyum Diş Tedavisi)

GÜÇLÜ VE SAĞLIKLI DiŞLER 

• Zirkonyum esaslı porselenler, ışık geçirgenliği özellikleri sayesinde doğal dişlerle tam uyum sağlar. Bu sayede mükemmel bir estetik sonuç elde edilebilir.
• Altında metal yansıması olmadığından metal altyapılı porselenlerde görülen yapay görüntü oluşmaz.
• Diş eti uyumu klasik metal altyapılı porselenlere göre çok daha iyi. Metal altyapılı porselenlerde sıkça görülen diş eti renklenmeleri zirkonyumda görünmez. (Bakınız, Zirkonyum Dişler)
• Yüzde 99 oranında doku dostu bir materyal olduğu için alerjik değil.
• Isı yalıtma özelliği çok iyi olduğu için dişe, metal altyapılı porselenlerden daha az ısı iletir. Böylelikle, zirkonyum esaslı porselen uygulanan dişlerde sıcak-soğuk hassasiyeti oluşmaz.
• Yüksek dirençleri sayesinde arka bölgelerdeki dişlerde de güvenle kullanılabilir. Bu kadar güçlü olmasıyla birlikte ışığı geçirecek kadar da zarif ve estetik.
• Alttan gelen diş rengini maskeleyebilme özelliğine sahip olduğu için çok koyu renkli dişlerde bile iyi estetik sonuçlar elde edilebilir.
• Hassas bir çalışmayla üretildiklerinden kesilmiş diş yüzeyine birebir uyum gösterir. Zirkonyum porselenle diş arasında bakterilerin sızabileceği bir aralık kalmadığı için de çürük oluşumuna izin vermez.
• Ağızda tat alma duyusunda bozukluğa, diş eti sorunlarına ve ağız kokusuna yol açmaz.
• Hem ön hem de arka dişlerde güvenle kullanılabilir.

Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/zirkonyum-porselen-magazin-1705628